Önemli insanların duruşmaları ve cenaze törenleri oluyor ve bunlara sayılı birkaç kişi katılıyor. İstanbul’da küçük kedi Eros’u asansör kapısında çarparak vahşice öldüren kişinin duruşmasına yüzlerce hayvansever insan katılıyor.
Burada 2 DAKİKA durup düşünülmesi gerekiyor, artık insanlar yaptıklarıyla; tavır ve davranışlarıyla, kötülükleriyle diğer insanlar tarafından hiç sevilmiyor.
Eskiden aile büyüklerimiz tüm hayvanlar için ;“ dili ağzı söylemez canlılar “ derler ve onların korunması, gözetilmesi ve bakılması gerektiğini vurgularlardı.
Biz çocukluğumuzda kuyu başlarındaki “su yalaklarını “ akşam sabah hep dolu bırakırdık, sahipli veya sahipsiz hayvanlar, geceleyin yaban hayvanları su içsinler diye. Köylerde belli miktarda geliri olan herkes ölmüşlerinin ruhuna varması için “ su hayratı” denilen su kuyusu, aşrı ve büyük baş hayvan göleti” yaptırırlardı.
Hayvanseverlik sadece evlerde ve sokaklarda beslenen evcilleştirilmiş kedi ve köpek gibi hayvanları sevmek değildir. Doğada yaşayan binlerce tür hayvanların hepsini sevmektir.
Günümüzde insanlar hayvanlara bu kadar sevgi ve duyarlılık gösteriyor buna kişisel olarak çok seviniyorum.
Belli bir zaman geçtikten sonra insanlar diğer insanları sevmeyi ve sevilmeyi öğreneceklerdir diye düşünüyorum.