28. Kasım.2023
15 Cemaziye'l-Evvel.1445
بِسْـــــــــــــمِ ﷲِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
Bismillahirrahmânirrahîm.
Selamünaleyküm.
Hayırlı sabahlar.
Rabb'im CC. Ahir ve
akıbetimizi hayr eylesin
Dua ve tefekkür ile.
━━━━━༺۵༻━━━━━
AYET-İ KERİME
Müminler kesinlikle kurtuluşa ermiştir; Ki onlar, namazlarında derin bir saygı hali yaşarlar; Anlamsız, yararsız şeylerden uzak dururlar; Zekâtı verirler; İffetlerini korurlar.
(Müminûn, 23/1-5)
━━━━━༺۵༻━━━━━
HADÎS-İ ŞERÎF:
Din kolaylıktır. Dini aşmak isteyen kimse, ona yenik düşer. O halde, orta yolu tutunuz, en iyiyi yapmaya çalışınız.
(Buhârî, "Îmân", 29)
━━━━━༺۵༻━━━━━
SOHBET
EY KARDEŞİM! DİLİN SÖYLEDİKLERİNDEN SAKIN VE DİLİNİ KORU.
Ebû Saîd el-Hudrî radıyallahu anh’tan rivayet edildiğine göre Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “Ademoğlu sabahlayınca, bütün organları dile boyunh eğip şöyle derler: Bizim hakkımızda Allah’tan kork. Zira biz sana bağlıyız. Eğer sen doğru olursan, biz de doğru oluruz. Eğer sen eğri yola saparsan, biz de saparız.”
Dilin kötülüklerinden ve afetlerinden sakındırma manası içermektedir. Çünkü insan, Allah’ın gazabını gerektiren bir söz söyler, fakat o sözün kendisini Allah’ın gazabına çarptıracağını düşünmez. Oysa Allah, o kimseye, o kötü söz sebebiyle kıyamet gününe kadar gazap eder.
Nitekim şair de şöyle der: "Konuşup da belaya duçâr olmaktan koru dilini Çünkü bela, konuşmaya bağlıdır sıkı sıkı."
Birçok insan vardır ki sonucunu düşünmeksizin kendi nefsine, çocuğuna, malına, arkadaşına, akrabasına beddua eder. Ve bazen bu beddua açık bir kapı bulur ve kabul olur.
Muaz b. Cebel radıyallahu anh’ın rivayet ettiği hadis-i şerifte de Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ile onun arasında şöyle bir konuşma geçmektedir: “Sana bütün bunların kendisine bağlı olduğu şeyi bildireyim mi?” -Yani bunların tümüne sahip kılacak şeyi bildireyim mi?- Ben "Evet, ya Rasûlallah!" dedim. Bunun üzerine Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem dilini tuttu ve “Şunu koru!” buyurdu. Ben "Ya Rasûlallah! Biz konuştuklarımızdan da sorgulanacak mıyız?" dedim. O da şöyle buyurdu: “Annen yokluğuna yansın ey Muaz! -Bu söz, işin önemini ve büyüklüğünü ifade etmek için kullanılır.- İnsanları yüzüstü cehenneme sürükleyen, dillerinin ürettiklerinden başka bir şey midir?!”
Ey kardeşim! O halde, dilin ürettiklerinden (söylediklerinden) sakın ve dilini koru. Dilin korunması; yalandan, aldatmadan, yalancı şahitlikten, dedikodudan, gıybetten ve Allah’tan uzaklaştıran, azabı gerektiren her şeyden uzak durulmasıyla olur. Zira bunlardan uzak durmak farzdır. Allah cümlemizin dilini ve dinini muhafaza buyursun. Şüphesiz O, her şeye kadirdir.
Riyâzu’s-Sâlihîn Tercüme ve Şerhi (S.98)
