Evet olimpiyatlarda ilk defa altın madalya kazanamadık. Neden olduğunu iyi sorgulamak lazım. Daha doğrusu nerede hata yaptık veya neyi eksik yaptık? Bunun sorgulanması gerekir.

Biz toplum olarak çok çabuk havaya giren, aynı zamanda hemen umudumuzu kaybeden bir milletiz. Bir bakmışınız şahlanıyor. Bir bakmışınız Dünya'nın sonu gelmiş gibi davranıyoruz. İkisinin ortası yok bizde...

Hep uçlarda yaşamaya alışmışız. En iyi ve en kötü arasında gelip gidiyoruz. Aslında bazen orta da olabilir. Ama ne yazık ki, bizde yok. Kaybetmeye başlayınca adeta üst üste kaybetmeye devam ediyoruz. Kazanmaya başlayınca da üst üste kazanmaya başlıyoruz. Bu da ayrı bir handikap. Adeta fotokopi şeklinde devam ediyor. Paris 2024 Olimpiyatları'nda altını da alabilirdik, ama ne yazık ki, beklenenin altında bir ortalama ile gelişen durumlar var. Hatta Dünya ve Avrupa Şampiyonaları'nda madalyalara damga vuran sporcularımız ne yazık ki, olimpiyatta sonunu getiremediler veya getirtmediler.

"Mazeretler başarıya engel değildir." düsturuyla hareket etmemiz gerekiyor. Üstelik başarılı olunca herkes ben yaptım diye üstlenirken, başarısızlık durumunda herkes 'aba'lıyı arıyor. Başarı da başarısızlık da paylaşılması gerekmiyor mu? Sadece bir kişiyi suçlamak hatadır. Bu bir ekip işidir. Başarı da ekiple gelir, başarısızlık da ekiple gelir. Ama biz hemen en kısa yolu, yani kestirmeyi severiz ya onun gibi davranırız ve bir kişiyi suçlarız.

Şimdi oturup iyi değerlendirme yapmak, lazım "Nerede hata yaptık?" bunun iyi değerlendirilmesi gerekiyor. Eğer bunu yapmazsak, yani özeleştiriyi yapmazsak başarı gelmeyecektir. Yapıcı özeleştiri yapmak ve bunlardan ders alarak devam etmek gerekir.

Hemen hemen her platformda haksızlığa uğruyoruz. Bunun farkındayız. Ama tümü de böyle değil, kendimizi de eleştirerek, eskilerimizi gidererek daha iyi çalışmak ve hedef koymak şart!.. En yükseği hedeflemek ve ona göre çalışmak. Ben nerede hata yaptım ve neden başaramadım sorusunu kendimize ilke edinmek ve hatta başucumuza bu yazıyı yazarak sürekli bakmak ve ders almak gerekiyor.

Yapanların bizden farklı bir yapısı yok. Daha önce başarılan bir şeyi başaramıyorsak, bunun nedeninin bizde olduğunu düşünmek gerekir. Çünkü suçu başkasına atmakla bu işten kurtulamayız.

Mesela daha önce büyük başarı yaşatan sporcularımızdan aynı başarı beklemek en doğal olan hakkımız. Ama, bu sporcunun durumu hakkında seyircinin bilgisi yoktur. Onun maddi ve manevi sorunu olup olmadığını bilmez. Sadece başarıyı bekler. Çünkü ülkeyi temsil eden o sporcu olduğu için beklenti de çoğalır. Sporcuların üstüne yük biner de biner. Sporcu bu sorumluluğun altından nasıl kalkacak_ Bütün sorun burada...

Eğer bütün çalışmalar iyi ve eksik yok ise, o zaman psikolojik destek vermek gerekiyor. Bunu da mutlaka değerlendirmek gerekiyor. Psikolojik destek ve moral motivasyonu ile daha iyi başarıların elde edileceği kesin!..

Daha önce başarmış, yine başarabilir. Ama zirvede  kalmak zor. Herkes bunu yapamaz. Yapan da zaten marka oluyor.

Olimpiyatlar zordur. 11 bin sporcu 329 madalya için yarışıyor. Kolay değil... Başarmamak için de neden yok? Başaran nasıl başarıyor ona bakmak gerekir. Morali bozmadan sürekli çalışmak ve sonunda başarı mutlaka gelecektir. Başaran sporcuların söyledikleri bu!..

Bu arada olimpiyat madalya umudumuz marka isim Rıza Kayaalp olumsuz gelişmeler nedeniyle yarışmalara katılamamıştı. Birinci moral bozukluğu oldu. İkincisi de yine marka isimlerden Taha Akgül bronz madalya alarak aktif sporculuk hayatını sona erdirdi. Her iki isme de bugüne kadar yaşattıkları başarılar için teşekkür ediyoruz.

Ayrıca madalya kazanan Yusuf Dikeç, Şevval İlayda Tarhan, Hatice Akbaş, Buse Naz Çakıroğlu, Taha Akgül, Nafia Kuş, Abdullah Yıldırmış, Ulaş Berkim Tümer, Esra Yıldız, Buse Çavuş Tosunoğlu ve Mete Gazoz'a ayrı ayrı teşşekürlerimizi iletiyoruz. Başarılarının devamını diliyoruz. Daha büyük başarılar da bekliyoruz. Çünkü daha önce büyük başarılara imza atanlar var!..

Ayrıca şanssızlık olarak kaçıranların daha çok çalışması ve ile daha önce kazandıkları madalyaları tekrarlamalarını diliyoruz.

Bir de A Milli Kadın Voleybol Takımımız'a ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Onlar da daha önce büyük başarılara imza attıkları için ve bizi büyük başarılara ve şampiyonlukları alıştırdıkları için, olimpiyat 4.'lüğü bizi kesmez oldu. Kısacası beklentiyi büyüten sporcuların kendisi, bu nedenle herkes onlardan ve diğer sporculardan madalya bekliyor.

Güreş olimpiyatın yükünü taşırken, bu kez olmadı.  Bundan önce yapılan Dünya ve Avrupa Şampiyonalarında büyük başarılar elde edildiği için, olimpiyatlarda da daha büyük başarılar bekleniyordu olmadı.

Kısacası emeği geçen herkese teşekkürler. Bu olimpiyat da bize şunu gösterdi ki, daha çok çalışmak gerektiğini unutmamalıyız!..