Sabah işe gitmek üzere arabanızın kapısını açıyorsunuz. Rahatça koltuğunuza kurulduktan sonra, arabanıza ofisinize gitmesini söylüyorsunuz. Arabanız ağır ağır trafikte yol alırken siz de günün gazetelerine bakıyor ve e-postalarınıza cevap veriyorsunuz. Sürücüsüz araba teknolojisine hoşgeldiniz!
Yukarıdaki sahne şimdilik bir bilimkurgu filmi gibi gelebilir ama son yıllarda bazı şirketler bu alanda öylesine büyük mesafe katetti ki, belki de çok yakın bir gelecekte sürücüsüz arabaları trafikte görebiliriz.
Google, bu alanda çalışma yapan öncü şirketlerden bir tanesi.
Şirket oldukça ciddi mesafe katetmiş durumda. ABD'nin Nevada, Florida ve California eyaletlerinde sürücüsüz arabaların deneme amaçlı olarak trafiğe çıkabileceğine dair yasalar bile çıkarılmış.
Bu alanda çalışmalar yapan bir diğer şirket ise Bosch.
Şirketin Türkiye temsilcisi Steven Young'ın İstanbul'da yaptığı yıllık değerlendirme toplantısında bu konuya oldukça geniş yer ayrıldı. Bu da şirketin bu alandaki yatırımlara ne kadar inandığını gösteriyor.
Örneğin bu teknolojiyle arabanız tam otomatik olarak kendi kendine park edebiliyorsunuz. Hatta aracınızın park edişini akıllı telefonunuza yüklenen bir uygulamayla uzaktan kontrol etmeniz bile mümkün. Steven bu teknolojinin 2014 yılından itibaren Türkiye'deki arabalarda uygulanabileceğinin müjdesini verdi.
Bunun bir adım ötesi ise tamamen sürücüsüz araba teknolojisi. Bosch mühendisleri, 0 ile 50 km hızda giden ve tamamen sürücüsüz bir otomobil konsepti geliştirmiş. Bu otomobil etrafındaki araçları algılıyor, önünüzdeki araçla mesafeyi otomatik olarak algılayıp ani dur kalklarda sizi kazadan koruyor.
Bu teknolojinin gelmesine ise henüz zaman var, çünkü hem teknolojinin mesafe alması gerekiyor hem de yasaların değişmesi. Viyana sözleşmesi nedeniyle Avrupa'da sürücüsüz arabalar trafiğe çıkamıyor.
Malesef trafiğe çıkmanın ciddi bir risk olduğu bir ülkede yaşıyoruz. TÜİK verilerine göre Türkiye'de son 10 yılda meydana gelen yaklaşık 8 milyon kazada, 43 bin kişi hayatını kaybetti ve 1 milyon 718 bin kişi de yaralandı. Bu rakamlar aynı süre içerisinde terörde verdiğimiz kayıplardan çok daha fazla.
Mevcut kazaların yüzde 90'ından fazlasının sürücü hatasından kaynaklandığını görünce, belki de bu işi teknolojiye bırakmak en iyisi olacak diye düşünmeden edemiyor insan. Bu teknoloji gelene kadar ise aman dikkat demekten başka çaremiz yok.
Trafikte Allah yardımcımız olsun.